{ "title": "Anatomi Sindirim Sistemi", "image": "https://www.anatomi.gen.tr/images/anatomi-sindirim-sistemi.jpg", "date": "19.01.2024 02:56:03", "author": "öznur uzun", "article": [ { "article": "Anatomi sindirim sistemi, aldığımız besinlerin parçalanmasında, öğütülmesinde, sindirimin emilmesinde ve katı halde bulunan besinlerin dışarı atılmasını sağlamaktadır. Sindirim sistemi ağızdan başlayan ve anüse kadar devam eden yaklaşık 5 metre boyundaki kas kütlesidir.

Sindirim sistemi
Sindirim sistemi, vücuda alınan besinler öncelikle yemek borusuna oradan da mideye geçmektedir. Mideye giden gıdalar küçük parçalar halinde kıyılarak sindirime yardımcı olarak hemen mide sıvısıyla birleşmesini sağlar. Daha sonra karaciğer ve pankreastan gelen sıvılarda parçalanan besinlerin kolaylıkla ince bağırsağa iletilmesini sağlamaktadır. En son aşamada kalın bağırsağa ulaşan katı atıklarda buradan sonra anal kanal ile anüse geçerek vücuttan dışarıya atılırlar. Karaciğer, pankreas, safra kanalları ve safra kesesi sindirim sistemi için çok önemli olan organlar arasında bulunmaktadır. Bu organlar özellikle vücut açısından zararlı olabilecek atık maddelerin yakılmasında ve besinlerin sindirimi için çok önemli görevler üstlenmektedirler.

Yemek borusu, yaklaşık 25 cm boyunda olan bir kas kütlesinden oluşan aynı tüp geçide benzeyen bir şekli vardır. Yemek borusunun bittiği yerde özofagus isminde kapak bulunmaktadır. Bu kapağın esas görevi ise tüketilmiş olan hem katı hem de sıvı besinlerin yutak borusundan aşağıya inmesini ve mideye ulaşmasına yardımcı olmaktadır. Ağızdan alınan lokmalar yemek borusunda meydana gelen dalgalanmalar ve itici hareketler sonucunda mideye geçişleri sağlanır. Ancak alınan lokmalar yemek borusundan aşağıya inmez ise orada kalır. Genellikle yemek borusunun her iki ucu normal şekilde kapalıdır ve görevi gereği kapalı uçlar tam anlamı ile bir kapak vazifesi yapmaktadır. Alınan besinlerin yemek borusuna ulaşması için üst kapak açılır ve besinin yemek borusuna geçişini sağlamaktadır. Daha sonra midenin girişinde mevcut olan kapak açılır ve yemek borusundan geçen besinin mideye iletilmesini sağlar.

Mide, genellikle tüketilen gıdaların geçici bir süre kaldığı organdır. Çoğunlukla mide içinde 1,5 litre sıvı barındırdığı gibi aynı zamanda 4 litre sıvıyı da kolaylıkla tutabilme özelliğine sahiptir. Midenin genel olarak 3 ana kısmı bulunmaktadır. Bunlar gövde, korpus ve antum bu kısımlar mideye ulaşan besinlerin kimyasal ve fiziksel olarak parçalanarak bölündükleri yerdir. Mide kendi içini örten ve mukoza ismi verilen dokudan sindirim için gerekli sıvılar salgılanmaktadır. Özellikle mide hem salgılanan ve salgı yapabilen bir organizmadır. Ayrıca midedeki bulunan bölümlerde mevcut olan bezler ve hücrelerde pek çok yararlı olan salgılar üretirler. Üretilmiş olan bu salgılar özellikle sindirim enzimleri, hormon, hidroklolik asit ve intrensek faktör son kısımda emilim için olması gerekmektedir. Ayrıca midenin kendi meydana getirdiği asitten kendini korumak içinde zamk gibi mukoza üretmektedir.

İnce bağırsaklar, genellikle 6 metre civarında bulunmaktadır, hatta sindirim sisteminin kısımlarının içinde en uzun olan organdır. Sadece 2,5 cm'ye kadar genişliğe sahiptir, bunun içinde ince bağırsak denilmektedir. İnce bağırsaklardaki kıvrımlar besinlerin emilim tabanı adeta bir tenis kortunu kaplayan genişliğe sahip olmaktadır. Bu kıvrımlar çoğunlukla ince kıvrımlardan meydana gelen mikro villuslardır. Ayrıca ince bağırsaklarda çok fazla miktarlarda sıvı ve gıdalarda emilmektedir.

Kalın bağırsak, sindirim sistemindeki en son mevcut olan organdır. Sindirilen ya da sindirilmemiş olan gıdaların kurutulması görevini üstlenmektedir. Uzunluğu yaklaşık olarak 1,5 metre kadardır, sindirim sistemi için en son çıkış olan kalın bağırsak kaslardan meydana gelmektedir. Kolon içerisindeki gıdaların itilmesi nedeni ile kalın bağırsağın hareketleri çok önemlidir. Ayrıca ince bağırsağa oranla bu itme kuvveti çok daha yavaştır. Kalın bağırsakta yüz binlerce bakteri mevcut olmaktadır, ancak bakteriler gıdalardaki lifleri içermektedir. Bu enzimler emilmeyen maddelerin fermante olmasını sağlar. Genellikle kalın bağırsak vücutta depo vazifesi yapmaktadır.
" } ] }